3. Avrupa Pediatrik Dermatoloji Yaz Okulu
Ana Sayfa » 3. Avrupa Pediatrik Dermatoloji Yaz Okulu
DERNEĞİMİZ
LİNKLER
-
Dernekler
-
Dergiler
-
Dermatoloji Atlasları
ANKET
Yeni web sitemizi beğendiniz mi?3. AVRUPA PEDİATRİK DERMATOLOJİ YAZ OKULU’NUN ARDINDAN
3. Avrupa Pediatrik Dermatoloji Yaz Okulu, 27-29 Haziran 2013 tarihleri arasında, Rotterdam/Hollanda’da gerçekleştirildi. Başkanlığını Flora B. De Waard-van der Spek’in yaptığı kongrede, onursal başkan Arnold P. Oranje’nin emeklilik töreni de yapıldı. Başlıca Avrupa’dan olmak üzere 175 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen yaz okuluna ülkemizden 4 kişi ile katıldık. Ana konunun “Çocukluk Çağında Deri ve Allerji” olduğu, 3 gün süren yaz okulunda, ülkemizden ESPD başkanı Prof. Dr. Ümit Ukşal “Çocukluk Çağında Behçet Hastalığı” başlıklı konuşmasını sundu.
Yaz okulunun ilk günü Hemanjiyom sempozyumu yapıldı. Konuşmacıların kişisel deneyimlerinin ve literatürde sunulan son çalışmaların aktarıldığı sempozyumda, hemanjiyom patogenezinde en çok hipoksik stres ve buna bağlı ortaya çıkan mediatörler teorisi üzerinde duruldu. Tanıda histopatolojik olarak bakılan GLUT-1’in diagnostik olduğu; PHACES-PELVIS Sendromu gibi ek anomalilerin de değerlendirilmesinin önemi vurgulandı. Hemanjiyom takibinde kullanılabilecek, yeni geliştirilen skorlama sistemleri (Hemangioma Activity Score (HAS) ve Hemangioma Severity Scale (HSS) ve Hemangioma Dynamic Complication Scale (HDCS) ) tanıtıldı. Tedavide topikal ve sistemik propranolol kullanımı ile deneyimler ve çalışmalar aktarıldı. İnfantil hemanjiyomlarda, topikal tedavide beta blokerlerin (timolol %0.5 oftalmik solüsyon; propranolol %1 krem; propranolol %2 pomad) yüzeyel ve küçük lezyonlarda etkili olduğu ve yan etkisinin görülmediği, bu nedenle kardiyolojik ve diğer sistemik izlemin gerekmediği ancak etkin olması için günde 3-4 kez uygulamanın önerilmesi vurgulandı. Peri-oküler lezyonlarda, anestezi altında uygulanabilecek intralezyonel kortikosteroidlerin sistemik yan etki yapmadan etkili olduğu; İmikimod’un yüzeyel ve kısmen derin lezyonlarda etkili olduğu ve henüz deneysel aşamada olan rekombinant platelet kaynaklı büyüme faktörü Becaplermin %0.01 jelden bahsedildi. İnfantil hemanjiyom tedavisinde sistemik propranolol ile Nisan 2010- Ekim 2012 arasında yapılan, uluslararası, randomize, plasebo kontrollü, faz 2/3 çalışma sonuçları sunuldu; 1-3 mg/kg/gün dozunda, 6 aylık kullanım sonrası etkinliğin ve güvenirliliğin oldukça yüksek olduğu belirtildi.
Atopik dermatit ile ilgili skorlama sistemi SCORAD’a www.poscorad.com adresinde ulaşılabileceği gibi, akıllı telefonlarda da uygulamanın kullanılabileceği gösterildi.
Çocukluk çağında alerjik kontakt dermatitlerde yama testinin ½ dilüsyonda yapılması ve iyi bir anamnez sonrası başta nikel olmak üzere kuşkulu diğer alerjenlerin seçimi vurgulandı. Nikelin yanısıra parafenilendiaminin de gittikçe artan sıklıkta saptandığı, özellikle tuvalet kağıdı ve ıslak mendillerde bulunan metilizotiyazolinon, metilkloroizotiyozolinon ve klorheksidin diglukonat gibi koruyucuların bez ve el dermatitleri yanısıra erişkinde de perianal dermatitlerde son zamanlarda sık rastlanılan etkenlerden olduğu; güneş koruyucuların içinde bulunan octocrylene’e bağlı fotokontakt dermatitlerin de sık görüldüğü bildirildi.
Çocukluk çağında alopesi areatada, kesinlikle sistemik steroid kullanılmaması, çinko ve biyotin desteğinin plasebo etki ile de olsa etkinlik sağlayabileceği, en iyi tedavinin psikolojik destek olduğundan bahsedildi. Prostaglandin F2 α agonisti Latanoprost ve Bimatoprost’un kirpik alopesilerinde etkinliği vurgulandı.
Rudolf Happle’nin eşsiz sunumu ve deneyimleri ile mozaisimleri birkez daha dinlemek ve her gün eklenen yeni sendromları görmek ufkumuzu genişletti. CHILD nevüs’ün topikal lovastatin/kolesterol losyon ile etkin tedavisi ve IFAP (iktiyozis folikularis-atrişi-fotofobi) sendromunda yeni tanımlanan asimetrik akne lezyonlarının görülmesi oldukça ilgi çekiciydi.
Haziran ayında olmasına rağmen yağmurlu ve serin bir havanın hakim olduğu Rotterdam, Avrupa’nın en büyük limanını bünyesinde bulunduran, nehirler üzerinde yer alan bir şehir görüntüsündeydi. İkinci dünya savaşı sırasında tamamen yok edilen şehir, 1950’den sonra yeniden inşa edildiğinden tarihi dokuya ait izler çok az görülürken, daha çok modern mimari örneklerini gördük. Bunlardan biri olan Euromast kulesinden tüm şehri seyredebildik. Trafiğin büyük bir kısmını bisikletlilerin oluşturduğu şehirde, gala yemeğine bile birçok kişi bisikletle katıldı.
Bilimsel açıdan kısa olmasına rağmen oldukça eğitici geçen yaz okulunda, bir diğer ilgi çekici konu de Prof.Dr. Arnold P. Oranje’nin emeklilik töreni ve yapılan kutlamalardı. Birlikte çalıştığı tüm iş arkadaşlarının hediyelerle kutlama düzenlemesi, ayrıca kongre başkanı Flora B. De Waard-van der Spek’in yaptığı konuşma bizleri de duygulandırdı. Ayrıca, toplum yararına yaptığı gönüllü çalışmalarından dolayı layık görüldüğü Hollanda Kraliyet Nişanı takdim edildi. Kendisine verilen değerin, ülkemiz adına faydalı birçok çalışmaya imza atan ve yurtdışında da bizleri gururla temsil eden tüm öğretim üyelerimize gösterilmesini umut ediyoruz.
Dr. Zeynep Topkarcı